Fotoğraf Fikrinin Doğuşu

Not: Aşağıdakidaki görüntü Nicephore Niepce’in 1827 de çektiği varsayılan Saint Loup de Varenne kasabasındaki evinin penceresinden çektiği “Gras’ya bakış” adlı fotoğraftır. Pozlama süresi bir gün kadar sürmüştür. Daha görünür hale getirilmek üzere Fotoğraf tarihçisi ve fotoğrafçı Helmut Erich Robert Kuno Gernsheim tarafından rötuşlanmıştır. Yukarıdaki görüntü ise yapay zekanın ilk fotoğrafı nasıl gördüğünün sentetik görüntüsüdür.

Fotoğrafın XX. yüzyılda çağdaş bir  görüntü işleme olarak algılanmasının aksine, XIX. yüzyılda bir icat olarak düşünülüyordu. Fotoğraf makinesi ve yöntemleri teknik nesneler olmasına rağmen, bu icadın yayılması, fotoğrafın esasen doğal ve teknik olmayan bir imge olduğu fikriyle paralel gelişti. Bu kavram, Daguerre’nin “doğanın nesnelerinin spontan reproduksiyonu” ve Talbot’un “güneşle boyama” ifadelerinde yansıtılır. Fotoğraf, özellikle portre fotoğrafçılığı ele alındığında, herkesin yapabileceği bir sanat olarak tanımlanır. Bu dururm fotoğrafı kültürel eşitlik ve demokratik bir sanat anlayışına doğru çeker.

Amerika Birleşik Devletleri’nin fotoğrafa bir bakışı vardır.   Bunun dışında fotoğrafın Amerikan düşünce sistemine ciddi bir  etkisi de olmuştur. Zamanla  fotoğraf fikri endüstrileştirmiş ve küreselleştirilerek incelenmiştir. XX. yüzyıl sonlarına doğru sanat ve sanat piyasasının fotoğrafa olan ilgisi artarken, fotoğrafın “sıradanlaştırılma” sürecine de girdiği dikkatleri çekmiştir. Bu süreç, özellikle 2000’lerde gelişmiş ve antika fotoğraflar çok yüksek fiyatlara satılmaya başlamıştır.

Fotoğraf fikrinin XX. yüzyılda nasıl evrildiği önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Fotoğrafın “sanat olmayan sanat, herkes için sanat” fikri, Pierre Bourdieu ve diğerleri tarafından ele alınırken, Alfred Stieglitz gibi sanatçıların bakış açısından fotoğrafın ifade biçimi olarak kabul edilmesi de dikkate alınmalıdır. Fotoğrafın postmodern dönemde artık  estetik bir uygulama olarak anlaşılmaktadır.

Fotoğrafın dijitalleşmesi ve internetin yaygınlaşması ile fotoğraf ve görsel sanat arasındaki ilişkinin iyice değişmiştir. Fotoğrafın görsel kültür içindeki yeri sürekli genişlemiştir.

Fotoğrafın tarihi bir belge olarak kullanımı ve bu alandaki gelişmeler de çok önemlidir. Fotoğrafın tarihsel anlamda sahip olduğu önem ve bu alandaki araştırmaların yönü, özellikle internet ve dijital teknolojilerin yaygınlaşmasıyla değişmiş ve genişlemiştir. Bu yazı dizimizde fotoğrafın tarihsel, kültürel ve estetik anlamdaki önemini ve evrimini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Fotoğraf fikrinin toplumsal ve sanatsal açıdan nasıl bir dönüşüm geçirdiğini de inceleyeceğiz. Bunu yaparken özellikle François Brunet’nin PUF yayınlarından 2012 yılında yayınlanan ‘Fotoğraf fikrinin doğuşu’ adlı kitaptan yararlanacağız.

Fotoğrafçılığın yaygınlaşması, daha altta yatan ve en büyük ilgiyi hak eden bir değişimle birlikte geldi. Fotoğrafçılığın iki yüzüncü yıldönümüne, Niépce’nin deneylerinde hangi tarihin önemli sayılacağına dair tereddütler var. 2016 da Saint Loup la Varenne’e ışıkla ilgili deneyler yapmak üzere yerleşiyor ve çalışmaya başlıyor acaba fotoğraf fkrinin doğum tarihi olarak  bu tarihi mi almalıyız.  Yoksa  2027 yi mi?  2027  yaklaşırken, fotoğraf imgesinin, tuzakları ve sahte prestijleri ne olursa olsun, Georges Didi-Huberman’ın ifadesiyle “her şeye rağmen” çağdaş tarihin vazgeçilmez bir “gözü” olduğu fikri giderek daha fazla kabul görüyor. Bu fikir yeni değil, çünkü bu, yirminci yüzyılın başından itibaren özellikle Büyük Britanya, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa’daki fotoğraf tarihçileri tarafından ifade edildi. Walter Benjamin’in makalelerinde (https://www.mehmetomur.net/blog/2018/03/12/walter-benjamin-fotograf-felsefesinde-bir-mihengi-tasi/), Gisèle Freund’un tezinde ve 1938’de Amerikalı kimyager Robert Taft tarafından yayınlanan Amerika’nın büyük fotoğraf tarihinde buna benzer ‘tarihin gözü’ olarak güçlü bir şekilde  ifade edilmektedir. Zamanın izlerini taşıyan bir kalay levha üzerinde Billy the Kid’in imgesini muhafaza ettiği düşünülen bir eserin, Alois Riegl’in ifadesiyle “eski zaman değeri”nin tarihsel değeri nasıl artırdığını göstermesi, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde fotoğraf tarihinin, Cumhuriyetin tarihinden bir bölümünü kapsayan bir kronolojiye sahip olması açısından önemlidir.

Fotoğraf imgesi, tarihsel bir belge olarak bu “doğal” kullanım da, fotoğraf fikrinin işlenişini yeniden anlamak için incelenmesi gereken kendi tarihine sahiptir. Kuşkusuz, birçok yazarın vurguladığı gibi, “endemik referans yanılsaması”nın matrisini çözümlemekle ilgilenebiliriz, çünkü bir imge, bize gösterdiklerinden çok sakladıklarıyla da sık sık karşımıza çıkar ve bize   tarihle ilgili bir çok bilgiler verir. Oysa Paul Valéry tarihin veya tarihin “pozitif ifadesi”nin “görülen şeylere”, yani fotoğraflanabilir şeylere “ayrıştırılabilir” olduğu fikrini destekleyebilir misiniz bilemem. Taft, 1938’de okuyucularını ailelerinin, şehirlerinin veya işletmelerinin tarihini bulmak  için eski fotoğrafları toplamaya davet etmiştir.  Fotoğraf yoluyla tarih yapma, büyük olayların tarihiyle sınırlı kalmayıp, her ailenin çekmecelerinde solmuş malzemeleri bulunan herkes için bir sanat olarak da düşünülebilir. Fotoğraf fikrinin bu yeni anlamları, fotoğrafçılık yoluyla tarihi popüler bir şekilde yapmanın, belge-imge kavramına yeni bir kategori eklemesi, olay-imge kategorisi de önemlidir. Yirminci yüzyılda bir imgenin, veya genel olarak fotoğraf ortamının  “etkisi” hatta “darbesi” olarak adlandırılan şey, gazetecilik ve tarih yazımında önemli bir tema haline gelmiştir. Yaklaşık 1960’tan itibaren “medyanın gücü” eleştirisine bağlı olarak, bu tema yirminci yüzyılın sonunda modernitenin büyük anlatılarından biri haline gelecek, elbette ikonosentrik ve sıklıkla “popüler” bir anlatı olacak, ama en azından 11 Eylül 2001’den bu yana tarihin hayal gücünde merkezi bir yere sahip olacaktır. Görsel sanatın bir parçası olarak fotoğrafçılığın metamorfozundan çok, fotoğraf fikrinin tarih fikrine dönüşümü, yakın bir gelecekte yeniden ele alınması gereken bir konudur.

 

Eğer yazının burasına kadar sıkılmadan geldi iseniz o zaman 7-10 Kasım 2024 tarihleri arasındaki dünyanın en önemli fotoğraf olaylarından biri olan Paris Photo fuarı sırasında yapacağımız Nicephore Niepce’in Saint Loup La Varenne’deki müzesine yapacağımız fotoğrafın bulunuşuna saygı duruşu gezimizin programına da bakmak isteyebilirsiniz.

Paris Photokopyası

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir